Bugün Özgür Uçkan’ın, Özgür hocamın ölüm haberini aldığım andan bu yana elim sürekli klavyeye uzanıyor ve öyle kalıyordu. Bir şeyler yazmak istiyordum ama ne diyeceğimi, nereden başlayacağımı bilemiyordum. Öyle zor ki hakkında bir şeyler yazmak, ardından bir şeyler söylemek.
Kendisi tanışıp bir şeyler paylaşma şansına sahip olduğum en güzel insanlardan birisiydi. Birikimiyle, ürettikleriyle kendisine daima hayran bırakırdı. Alçakgönüllü ve kibar tavırlarının yanında ilkelerinden asla taviz vermeyen duruşu ise eminim birçok insanın kendisini böyle sevmesinin, saygı duymasının en büyük sebebiydi.
(Hakkında daha çok şey anlatılabilir ama Erkan Saka ve İsmail Hakkı Polat hocalarım birçoğunu benden daha güzel anlatmışlar.)
Yaptığı tüm şeylerin yanında, birçok insanın hayatına kişisel olarak değmiş, onlara yol göstermiş ve akıl hocalığı da yapmıştı Özgür hocam. Hiçbir zaman derslerine girmemiş olsam da kendisine hocam olarak hitap etmemin de asıl sebebi budur. Kendisi bana akıl hocası oldu ve bugün yaptıklarımda ve yapmak istediklerimde asla küçümseyemeyeceğim bir katkısı var.
Kendisiyle ilk tanıştığım zamanlarda henüz ne yapmak istediğini çok da bilmeyen bir felsefe öğrencisiydim. İlgilendiğim farklı farklı birçok alan vardı ama bunların hepsi bana çok uzak, asla bir araya gelmeyecek şeyler gibi görünüyordu. Ancak Özgür hocamla tanıştıktan sonra onun felsefe, sanat ve teknoloji arasında nasıl bağlar kurduğunu gördüm. İnterdisipliner çalışmanın nasıl bir şey olduğunu ve bu dağıtıklık ve çeşitlilikle nasıl önemli şeylere ulaşılabileceğini kendisinden öğrendim.
Neler yapmak istediğim ve nelerle ilgilendiğim hakkında konuştuktan sonraysa bana daima yardım etti. Nerelere bakmam gerektiğini, nasıl yollar izleyebileceğimi gösterdi. Şu anda ilgilendiğim birçok alanla, beslendiğim birçok kaynakla kendisi sayesinde tanıştım.
Bunun yanı sıra Alternatif Bilişim Derneği’ne üye olmamı, bir dijital aktivist olmamı da sağlayan kendisiydi. Bir anlamda bugüne kadar yaptığım ve bundan sonra da bir aktivist olarak yapacağım hemen her şeyde onun da katkısı var.
Ve belki de hepsinden önemlisi, kendisi sayesinde sayamayacağım kadar çok güzel insanla tanıştım. Kendisi birbirinden bağımsız bir şeyler üretmeye çalışan ve aslında bir araya geldiğinde çok daha güzel işler gerçekleştirebilecek insanları bulma ve bir araya getirme konusunda inanılmaz bir yeteneğe sahipti.
Özgür hocanın Türkiye’deki felsefe, sanat ve teknoloji çevrelerinde bıraktığı izin ve ilhamın ne kadar büyük olduğunu tarif etmek mümkün değil. Kendisi Türkiye’deki internet kültürünün temel taşlarından birisiydi. Benim gibi birçok insana ilham verdi ve onları bir şeyler üretmeye, çalışmaya teşvik etti. Her ne kadar kendisi artık yanımızda olup yeni fikirler veremeyecek olsa da, bugünden sonra yapacağımız birçok şeyde yine onun izi ve etkisi olacak.
Özgür hocamın anısını böyle yaşatmayı planlıyorum. Öğrencisi olmaktan daima gurur duyacağım Özgür hocama en çok yakışanın da bu olacağını düşünüyorum. Daha fazla üretmek ve daha fazla mücadele etmek. Göçebe bilginin yolculuğuna devam etmesini sağlamak.
Leave a Reply