Şuradaki reddit tartışmasını okuduktan sonra kendi kendime düşünmeye başladım. Sevdiğim, heyecanla takip ettiğim birçok şey var ama kendimi hiçbirisinin fanı olarak görmüyorum. Fan olmak bana göre değilmiş gibi geliyor hep. Bu konu üzerine biraz daha düşününce, aşağıdaki gibi bir liste çıktı ortaya. Neden herhangi bir şeyin fanı olamayacağımın, en azından temel sebepleri bunlar sanırım.

 

*Asla bir şeyin en iyi/en doğru/en güzel/tek ve mükemmel olduğunu iddia etmem.

Daha doğrusu edemem. Yapamıyorum, mantıksızca geliyor bana. Sırf bir şeyi ben seviyorum ya da savunuyorum diye onun tek doğru veya ideal güzellikteki şey olacağını iddia etmek aptalca geliyor. Asla yanılamayacağımı, benim sevdiğimden daha güzel bir şey çıkamayacağını iddia etmeyi aklım almıyor. Hatta bunu yapanlar bana düpedüz komik geliyor.

Bu durum, biraz daha genişletilmiş hâliyle, politik duruşumu da bir noktada açıklıyor. Bu tarz bir ‘ideal doğru’ algısına ya da “en mükemmeli ben düşünüyorum, ben söylüyorum” fikrine kapılamadığım için asla bir ideolojinin amansız destekçisi olamıyor, bir örgüte giremiyorum. Özellikle birçok siyasi hareketin eleştiri ve değişim konusundaki yaklaşımlarını düşünecek olursanız, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız. Birtakım fikirleri savunuyorum, onlar için mücadele ediyorum ama herkes için ideali getireceğimi ya da hiç yanlışım olmayacağını iddia etmek? İşte o bana göre değil.

(Bu maddeyi din için de uyarlayabilirsiniz. Değişen çok bir şey olmaz.)

 

*Hiçbir şeyin bağımlısı olamıyorum.

Tekrar oynamayı sevdiğim oyunlar, okumayı sevdiğim kitaplar ya da izlemeyi sevdiğim filmler var ama şu ana kadar bağımlılık seviyesine getirdiğim hiç olmadı. “Yılda bir kez o seriyi okumalıyım”, “Üç ayda bir o filmi izlemezsem kendimi eksik hissediyorum” diyen birisi değilim. Bunu yapmayı kendi gelişimimin önüne taş koymak gibi görüyorum açıkcası. Daha farklı şeyler keşfedip kendimi beslemek yerine aynı şeye tekrar tekrar dönmek pek bana göre değil.

 

*Beğeniler konusunda boş tartışmalara girmekten nefret ediyorum.

“Yazar X, Y’yi döver”, “A filmi B’den kat kat iyi”, “K grubu, D’yi sahnede ezer geçer”…

Bunlar asla ciddi olarak kurduğumu göremeyeceğiniz cümleler. Temelsiz, anlamsız, tamamen kişisel beğenilere dayanan argümanlarla tartışmaya girmek gibi komiklikleri ancak birisiyle dalga geçiyorsam yaparım.

 

*Tüm hayatını sevdiği şeyle dolduracak kadar estetik düşmanı değilim.

Tüm evini Doctor Who, Star Wars temasıyla döşemek (“Doctor Who tuvalet fırçası var mı acaba?”); hayatının her anını onların konseptinde tasarlamak (dürüst olayım bazen güzel fikirlere denk geliyorum) bana garip geliyor. Asla yapabileceğim bir şey değil, hiç heveslendiğimi de hatırlamıyorum.

 

*Tüm iletişimini sevdiği şeyler üzerinden kuracak kadar tek yönlü olmama imkan yok.

Sürekli fanı olduğu konu hakkında konuşan, o konuda konuşulmuyorsa bile ona göndermeler yapmadan rahat edemeyen, kendisine eşlik edecek birisini bulduğunda sevinen, anlamayanları küçümseyen ve böyle kendisini özel hisseden insanlar için üzülüyorum. Keşke biraz zihinlerini farklı şeylere açabilseler.

 

*Sevdiğim yazar, müzisyen, çizer farklı bir şeyler denediği için ya da sevdiğim şeyde değişikliğe gidildiği için ondan en çok nefret eden insana dönüşmek hâlâ benim için gizemini koruyan bir tavır.

“A çok bozdu, yıllar önce izlemeyi bıraktım”, “H nasıl bilimkurgu dışında bir kitap yazar, satmış kendini”, “Ç post-rock yaparken çok iyiydi, ambient denemelerine başladığından bu yana bok gibi, nefret ediyorum ondan”…

Kendimi bu derece değişime kapalı, bu derece bağımlı hâlde düşünemiyorum bile. Neden böyle bir tavır alır ki bir insan, nasıl böyle cümleler kurabilir? Daha bir ay önce bana en iyi yazar olduğunu söylüyordun o adamın, şimdi ne değişti de nefret ettiklerin listesinde zirveye çıktı?

 

*Tek bir şeyin etrafında gruplaşan ve tapınan herhangi bir kitlenin içine girmem, böyle kitlelerden koşarak uzaklaşırım.

Bir şeyi sevdiğim ya da bazı konularda haklı/güzel bulduğum için onu seven herkesle aynı etiketi taşımak zorunda kalmaya anlam veremiyorum. Böyle bir yükümlülüğüm olduğuna da inanmıyorum. Benimle aynı şeyleri seven birinin ypacağı aptallıkların sorumluluğunu neden paylaşayım ki?

Bu yüzden beni bir grubun adıyla (buna her türlüsü dahil) kendisini etiketlemiş olarak asla göremezsiniz. Ayrıca beni etiketlemeye kalkarsanız başınıza geleceklerin sorumluluğu da size aittir.

* * *

Sanırım neden asla bir şeylerin fanı olamayacağım ve ortalıkta böyle insanlar gördüğümde delirdiğim daha açık bir hâle gelmiştir.


Comments

One response to “Benden Asla Fan Olmaz”

Leave a Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.